top of page

Davranış Bozuklukları

Davranış bozukluklarının pek çok belirtileri mevcuttur. Duygusal davranışları ve sosyal davranışları etkilenmektedir. Tabi bu belirtilere, bir davranış bozukluğu denilebilmesi için uzun süreli (4-6 ay) ve sık sık (her gün ya da iki günde bir) tekrarlanması önemlidir. Çocuklarımız kısa süreli istenmeyen bir davranış sergiliyorsa hemen bir sorun varmış gibi değerlendirilmemelidir. Davranış bozuklukları, sağlıklı ve sorunsuz ebeveynler olarak tanımladığımız ebeveynler tarafından yetiştirilen çocuklarda da oluşabilmektedir.

Davranış bozuklukları gösteren çocuklar kural tanımazlar, başka çocukların sınırlarını ihlal ederler, empati duyguları pek gelişmemiştir. Agresif davranışlarla; bağırarak, vurarak (kendilerine veya başkalarına), nesneler fırlatarak öfkelerini dışa vururlar. Evde anne veya babaya vurarak (anneanne, arkadaş, kardeş dahil), komut almayarak, ebeveynlerinin veya başkalarının otoritesini kabul etmezler. Sürekli kendi istedikleri olsun isterler ve ne pahasına olursa olsun sonuca ulaşmak için bildikleri tüm yolları denerler.

Davranış bozuklukları, aşırı kaygıyı da içinde barındırır. El ovuşturması, elini ağzına sokma, kazağının kolunu ağzına sokma, cinsel organa dokunma, karanlıktan korkma, altına kaçırma, sürekli ışık açıp kapama gibi stereo tipik davranışlar da bu kaygının dışa vurumudur.

Her istediği olan çocuğun 'ben' kavramı oluşamadığı için, nerede durması gerektiğini öğrenmez. Çocuğunuza daha küçükken bir çok kuralı ve komut almayı öğreterek gerçek hayata ne kadar yakın bir yetiştirme yolu çizerseniz, birçok davranış bozukluğunun da önüne geçmiş olursunuz. Bir fanusun içinde büyütülen çocuklar, ilerde en ufak sorunlarla dahi başa çıkma yeteneğini geliştirememiş olurlar. Bu, duygusal olarak kişiliklerini etkiler ve sosyal anlamda da arkadaşlarıyla sağlıklı bir iletişime geçmelerine izin vermez.

Davranış bozukluklarında, ben ilaç kullanımına tamamen karşı bir tutum içerisindeyim. Almanya'daki tecrübelerime dayanarak; davranış terapilerinin, çok verimli olduğunu, ebeveynlerin çocukla ilişkisini güçlendirerek, çocuğun güçlü olduğu yeteneklerine (spor, sanat vb.) odaklanarak davranış bozukluklarının ilaç kullanımı olmaksızın iyileşebileceğini rahatlıkla söyleyebilirim. İlacın, daha gelişim sürecindeki bir beyine ne derece faydası olabilir ki?

Tanıtılan Yazılar
Noch keine Beiträge in dieser Sprache veröffentlicht
Sobald neue Beiträge veröffentlicht wurden, erscheinen diese hier.
Son Paylaşımlar
Arşiv
Etiketlere Göre Ara
Bizi Takip Edin
  • Facebook Basic Square
  • Twitter Basic Square
  • Google+ Basic Square
bottom of page